28 Mayıs 2010 Cuma

İSTİRİDYE VE KUM TANESİ


Okyanusun dibinde yatan bir istiridye su, üzerinden akıp geçsin diye, kabuğunu açmış. Su içinden geçerken solungaçları yiyecek toplayıp midesine gönderiyormuş. Aniden, yakınındaki bir balık, birkuyruk darbesi ile kum ve çamur fırtınası oluşturmuş. İstiridye de kumdan nefret edermiş; zira kum öylesine pürüzlüyüş ki kabuğunun içine bir kum tanesi kaçsa son derece rahatsız olurmuş.

İstiridye derhal kabuğunu kapamış ama çok geç kalmış. Sert ve pürüzlü bir kum taneciği içeri girip iç derisi ile kabuğun arasına yerleşmiş.

Aman Allah'ım, o kum tanesi istiridyeyi ne çok rahatsız ediyormuş. Ama kabuğunun içini kaplaması için kendine verilmiş olan salgı hücresini hemen çalıştırarak, minik kum tanesinin üstünü kalamaya başlamış; ta ki nefis, parlak ve düzgün bir örtü oluşana kadar...

İstiridye, yıllar yılı, minik kum taneciğinin üstüne katlar eklemeye devam etmiş ve sonunda muhteşem güzellikte, parlak ve son derece değerli bir inci oluşmuş...

3 yorum:

  1. seker hayirli olsunn bende hemen seni ekliycem cok sevindim guzel yazilarini bekliyorum

    YanıtlaSil
  2. hikayenede bayildim cok guzell emek dimi ne guzel yerler uretiyor..

    YanıtlaSil
  3. :) Evet çekilen sıkıntılar güzelliklere gebe. Tıpkı, benzer buna camın ateşle dansı...

    YanıtlaSil